© Dayko Haber

Tekirdağ Barosu Çocuk Hakları Komisyonu bildiri yayınladı

Tekirdağ Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesi ile toplanarak hazırladıkları bildiriyi yayınladı.

Tekirdağ Barosu Çocuk Hakları Komisyonu tarafından yapılan açıklamada, “Tekirdağ Barosu olarak 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesi ile toplanmış olduğumuz bu günde Çocuk Hakları Komisyonu olarak hazırlamış olduğumuz bildiriyi açıklamak istiyoruz. Bir önceki 23 Nisan’dan bugüne ülkemizde ve dünyada çeşitli çocuk ölümleri, çocuk yaralanmaları, çocuklara yönelik psikolojik şiddet, ötekileştirme, kullanma, sömürme gibi her türlü istismar ve ihmal vakaları gündemimizden düşmemiştir.

Bu tip olaylarla o kadar sık ve çok karşı karşıya geliyoruz ki, artık maalesef bir çocuğun ölümünün haberini aldığımızda şaşırmıyoruz ve olayları ve isimleri çok çabuk unutuyoruz. Bunun böyle olmasının sebebi ise maalesef bu olayların neredeyse her gün defaatle yaşanması…

Örneğin, 20 Kasım Çocuk Hakları Günü’ndeki basın açıklamasında vurguladığımız İzmir’de bir evde çıkan yangında beş çocuğun hayatını kaybetmesi kamuoyunu derinden sarsmıştı. Ancak bu haberi bugün kim hatırlıyor?

Evet bugün 23 Nisan Çocuk Bayramı. Ama ‘bugün bayram mı?’ diye bir de çocuklara sormalıyız.

Örneğin, Abdurrahman Özkul ismi size bir şey anımsatıyor mu?

14 yaşında bir çocuk Abdurrahman Özkul, daha geçtiğimiz hafta iş kazasında hayatını kaybetti. Geçtiğimiz hafta iş kazasında ölen üç çocuktan birisi Abdurrahman. Evet 14 yaşında bir çocuk çalışmak için okulu bırakmış, kolunu makineye kaptırmış ve hayatını kaybetmiştir. Ülkemizde çocuklar okula gidemedikleri için çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Bir de bu yetmezmiş gibi her gün bir çocuğun emeği sömürülürken gencecik canını verdiğinin haberini almaktayız.

Yalnızca Tekirdağ özelinde nisan ayı içerisinde -henüz nisan ayının bitmediğini de hatırlatmak isterim- Çocuk Hakları Komisyonuna bildirilen vakalarda 6 çocuğun cinsel veya fiziksel istismar ile ihmale uğradığını vurgulamak isteriz. Yine komisyonumuza bildirilmeyip adli mercilerce soruşturulan vaka sayısını ise varın siz tahmin edin.

Tekirdağ sahil yolunda bulunan 8 adet trafik lambalarının her birinde en az bir çocuğun hepimizin gözü önünde sözde mendil veya yara bandı veya su satarak dilendirildiğinin farkında mısınız?

Önceki üç maddede izah ettiğimiz bu ortamda çocuklar, geçtiğimiz günlerde  çocukluklarını yaşayabilecekleri bir hayat talebinde bulunmak adına anayasal protesto haklarını kullanırlarken göz altına alınıp tutuklandılar.

Evet bu ülkede çocuklar sadece anayasal güvence altında olduğunu bildikleri haklarını kullanırken, orantısız güç ile karşı karşıya kalıp darp edilerek, şiddete maruz kalarak, özgürlüklerinden alıkonuldular. Bugün Ulusal Egemenlik Bayramı ise doğrudan demokrasinin bir görünümü olan protesto hakkını kullanmanın suç sayılması garabetini de konuşmamız gerekir.

Barışçıl Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Hakkı, hiçbir surette herhangi bir makamdan izin gerektirmemektedir. İnsanların taleplerini özgür bir şekilde dile getirebilmeleri için toplanmaya, yürüyüş yapmaya, slogan atmaya hakları vardır. Biz ise haklarını kullanan bu çocukları dinleyip sorunlarını çözmeye çalışacağımıza hapse attık ve bayramı ceza evinde geçirdiler.

Tekirdağ Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak tüm yetkilileri ve kamuoyunu, ülkemizin tüm çocukları için daha yaşanabilir, adil, umutlu ve geleceğe güvenle bakabilecekleri bir ortam sağlamaları yönünde çağrıda bulunuyoruz. Belki o gün çocuk bayramını biz de kutlayabiliriz.” denildi. (Haber Bülteni)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER